MEHMET ZAHİT BÜYÜKİŞLEYEN FENERİ

Merhameti yok zamanın elinde yıkılan çocukların güneşi somut çareler yürüyüşünde

Ekinlerin kırmızı buğday sıcaklığına yaslanan alınteri 

Haykıran tuallerin sabahında yalnız 

Masumiyetini arayan insanlar sorgusu

Ezgiler diline dolanan mağrasında yıkanırken 

Tarih aynasında büyüyen yeryüzü kuşları

Zarfını açan sanatın aurasına saklanan yok artık

Aşkın alfabesi yazılsın diye umutlar uçurtması yaralı

Herodot’un çağrısına köprü kuran Mu kıtası 

İnadına işcilik şafağında 

Tutuşturuyor çırasında kalan kanatları

Bunca renkler senfonisi boşuna yaşatır mı sanatını?

Ümitler ummanında yeşeren binlerce rengin okyanusu 

Yangınları söndürmez mi?

Üzgün zamanların arenası biterken 

Kaybolmayacak eserlerin rövanşı var.

İnkarı kalmayan Toroslar kartalı ovasında şahlanmaz mı?

Şövalyesi kalmayan evren sokağına 

Lirik fenerin karanlığı olur mu?

İmgeler yüreğine yazılan kimler?

Yazgısını değiştiren amazon kadınları gibi

Ertelenmeyen yaratının can suyu dermanı var ki

Nihilizmin otopsisi perişan olurken fırçası yarının atölyesini doğurmaz mı?

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top