
Cemreler düşerken bulutların gözlerinde kalan rüzgar
Ayrılık akorlarını gökyüzüne çağıran zaman
Rüyasız çocuklar elinde durmayan uçurtmalar
Ladin ağaçında kalan kokunun armonisine aşıklar masalı yazıyorsa
Oyunsuz sahnelerin provaları alkışını çoğaltırken
Tutuşur ellerinde sevdanın korkusuzluğu
Tanıdık bir yüzün sokağında gitarın yıldızı kumru kanadı olurken

Do si la do aralığına gelen tayların sessiz dokunuşlarını duyan
Ay yüzlü bir kadının yüreği nasıl gitarına sarılmaz ki
Limanların karşı kıyısına saklanan yeryüzü çocukları
İnanır onun yaratacağı eserlerin düşlerinde büyüyen okyanus damlalarını
Akşamları güneş batarken Akdeniz’den dünyaya yayılan melodiler onun kalbini yaşatır sonsuzlukla…