SELİN MELEK AKTAN VE ÇİN GEZİSİ

Gitmeden önce Çin deyince benim aklıma, hep o özel damlı tapınaklar, filmlerde gördüğümüz daracık sokaklar falan geliyordu.

Tabi bir de elimizde çabucak bozulduğu için Çin malı işte diye küçümsediğimiz tüm o ucuz mallar.

Ne büyük bir yanılgı ve önyargı.

Geldiğimizden beri Çin her gün bizi şaşırtmaya ve ön yargılarımızı yerle bir etmeye devam ediyor.

Sokaklarda cıvıl cıvıl bir gençlik.

Her şey o kadar sistemli, dakik, temiz, özenli ve ışıl ışıl ki, o geniş caddelere ve gökyüzüne uzanan harika binalara ,önünüzden geçip giden son derece lüks arabalara, dünya markalarıyla dolu şık shopping mall lara baktığınızda kendinizi bir türk olarak fakir falan değil, resmen fas fakir hissediyorsunuz.

Avrupa ise gözünüzde hem hantallaşıyor, hem küçülüyor.

1970 lerin sonunda devlet başkanı, ‘’30 yıl dişimizi sıkacağız ama sonra dünyaya hükmeden bambaşka bir ülke göreceksiniz. ‘’ demiş ve sözünü de tutmuş.

Daha önce bu ülkeye gelenler arkadaşlar da değişim karşısında hayretler içindeler.

Çin uyuyan bir dev olma kısmını çoktan geçmiş, uyanmış, koskocaman ayağıyla dünyanın üzerine basarak gümbür gümbür geliyor.

Ben ve tüm yol arkadaşlarım şaşkınlık içindeyiz.

Tek sorun ingilizce konuşmamaları.

Şimdilik google translate ve al ile ile idare ediyoruz,

Rehberimize sorduğumuzda,

Amerikalılar başka dil konuşuyorlar mı?

Konuşmuyorlar.

Bunlarda biz çok büyük bir ülkeyiz, onlar bizim dilimizi öğrensinler diyorlarmış.

Bu arada Türkiye’de de Çin’le ticaret yaptığı için Çince öğrenen çok kişi varmış.

‘’Eskiden Rusça yükselen değerdi, şimdi Çince ‘’ dediler.

Eh para kimdeyse güç onda.

Gezginlik bir nevi bağımlılık gibi bir şey.

Süreç şöyle işliyor.

Önce karar verme ve bir süre bunun heyecanı ile yaşama…

Bavul hazırlama faslına geçince bir pişmanlık, bir üşengeçlik.

‘’Nereden kalktım bu işe diye ‘’ söylenmeler.

Sonra yollara koyulma.

Gezi sırasında yorulma ve ‘’artık bu yolculukları kaldıramıyorum, tamam artık bu son olsun’’ diye kendi kendine sözler kararlar alıp vermeler.

Sonra mı?

Sonrası bir süre sonra bir huzursuzlanma, bir uzaklara kaçıp gitme arzusu, yavaş yavaş diğer gezginlerin konuşmalarına kulak misafiri olmalar ve işte yine yollardayız.

Üstelikte hiç merak etmediğim bir ülkedeyim.

Tabi iyi ki gelmişim.

Çin hakkındaki izlenimlerimi ve şu aşırı büyüme hikayelerinin buradan görünen yüzünü arzu ederseniz ilerideki günlerde sizlerle paylaşırım.

Şimdilik yollara devam diyerek selamlar sevgiler.

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top